Pazar, Ekim 14, 2007

ilk mektup,,

üzerinde '74 yılı basımı, 25 kuruşluk posta pulu olan bir zarfla almışım; bundan 30 sene evvel, babamın yakın arkadaşı tarafından yazılmış olan ilk mektubumu..

"sevgili zeynep,
Bir bayram kartında beraberiz ve böylece satırlarda ve gelecekte sık sık beraber olacağız..
Görüyorsun günler ne çabuk geçiyor..

hoşgeldin zeynep
şimdi yaşama sırası sende
senin yolunu gözlüyor
tüm güzellikler

ve zeynepciğim başka zeynolar da var bu ülkede ve onların da bayramları var; kırmızıları mavileri var.. ama onlar için;

hoşgeldin bebek
yaşama sırası sende
senin yolunu gözlüyor
kuş palazı, boğmaca, kara çiçek, sıtma


zeynebim, yurdumun nadiren şanslı zeyneplerinden birisin.. oysa zeyneplerin çoğunun yazgıları çok başka..
niye mi yazıyorum bunları? ismini çok sevdim (sana bu adı koyanları da kutlarım) işte bunun için..

lafı uzatmadan kutlamak istiyorum bayramını (bu kutsal bayramlardan biri zeynep, oysa insan hayatında daha ne bayramlar var bir bilsen.. büyü bakalım)
ama şimdiden sana muştuluyabilirim; "
güzel günler göreceğiz zeyno, güneşli günler"

şimdilik hoşçakal..
Cevabını acele değil yıllar sonra almak umuduyla bekleyeceğim..
anne ve babana selamlar

muhtar kutlu "

--------------------------------------------------------------------------------------------

iyi bayramlar muhtar amca;

acele etme demişsiniz ben de kafamı toplamak istedim 30 sene kadar.. tam da toparlamış değilim ama gene de epey yol aldım diyebilirim..
adımı koyanlara minettarım ben de; daha modernini ya da daha eskisini taşıyamazdım.. içimdeki renklerin tümü var bu isimde; eminim sizin zeynep'inizde de öyle :)

biri söyleseydi doğduğumda güzel günlere olan inancımın bir mektupla sağlamlaştırıldığını, bu dizeler neden okur okumaz aklıma kazındı, neden melodisi beni hep heyecanlandırdı rahat anlamlandırırdım aslında..
bu mektup, aldığım en güzel hediye diyebilirim; adam yerine konulmamın ilk ispatı; bu ailede varlık göstermemin, sadece anne babam için değil arkadaşları için de heyecan vesilesi olmamın ilk ispatı; size çok teşekkür ederim..

daha çok bayramlar var demişsiniz hayatta.. evet varmış :) ama nedense hiçbirinde vakit böyle donmuyor.. böyle anlamsız tatil zamanları yaratılmıyor.. o kadar hızlı geçiyor ki insanın şahsi bayramları; yakalamak mümkün olmuyor çoğu zaman.. hem, yerine de konmuyor, yılda 2 defa tekrarlanmıyor maalesef.. mutluluğu yakaladın mı bırakmamak gerek iyi biliyorum artık..

bayramlarda harçlık veren tarafa geçtiğimden beri - ki epey oldu - zamanın nasıl hızlı aktığını daha iyi biliyorum; pişmanlıklara ya da "keşke"lere o kadar da uzak olunmadığını bir de..
toleransın gerekliliğini, affedebilmenin önemini, kendini var etmenin asıl amaç olması gerektiğini çok iyi biliyorum muhtar amca..

30 sene geçmiş siz bu mektubu yazalı, ben doğalı..

evlilikler eskimiş, hayatlar sonlanmış belki, aşklar bitmiş.. bir tek "umut" var parlayan hala ortada şımarık tavırlarıyla.. umarım onu da kaybetmeyiz.. hayal kırıklıklarımızın temel sebebi olsa da, onsuz aciz kalacağımızı bildiği için bu kadar şımarmakta besbelli.. her çağdan geçti, her olaya tanıklık etti ama hiç eskimedi, hiç solmadı.. en tehlikelisi hayatta ve en sığınılabilir olanı aynı zamanda.. en çok göz boyayanı ve canlar alanı kimi zaman..

ben umut etmeye devam ediyorum muhtar amca.. annem adına, babam adına, kardeşim ve tüm sevdiklerim adına..


güneşli günler göreceğiz biliyorum, motorları maviliklere süreceğiz..
güzel günler göreceğiz güneşli günler..


babam ilk nazım kitabımı aldığından beri biliyorum bunu; umut ediyorum..


zynp